Eve Gidiyoruz
La Jolla Shore Bir gün bana deseler ki hayatta yaptığın en güzel şey nedir? Kızımı doğurmaktır derim. Ve deseler ki ya 2. şey? Kızımı San Diego’da doğurmaktır derim 🙂 Günler süren gitsek mi kalsak mı, zor mudur kolay mı, değer mi değmez mi sorularının cevabını bizzat yaşayarak verdiğim için çok ama çok mutluyum. Gittim, kolaydı ve değdi. Dahası gezdim, tatil yaptım, […]
Defne 1 aylık
Günleri bir bir sayarken bir aylık oldu bile Defnecik:) Doğuma 1 ay kaldı ile doğalı 1 ay oldu cümlelerini kurmamın arası sanki sadece bir kaç gün. Halbuki ne çok şey değişti bu ikisi arasında. Benim adımın önüne anne, eşiminkine baba geldi, babalar dede, anneler büyükanne, kardeşler dayı ve hala oluverdi. Uçak için bir bilet daha alındı, arabaya […]
Hastane Günleri
Scripps Memorial Hospital La Jolla Defnecikle birlikte doğum odasından kendi odamıza geçtiğimizde Türkiye’de de artık sabah olmuş, haberi alan sevdiklerimizden gelen telefonların ardı arkası kesilmiyordu. Herkes en az bizim kadar mutlu ve heyecanlıydı. Babacık da Bombay’den İstanbul’a varmıştı o saatlerde. Ama ben tabii ki daha o uçak inmeden Defne’nin sayısız resmini çekip yollamıştım bile. Doğumumuz aynı […]
Defne’yle İlk Saatler
Şu an mememe yapışık yaşayan bu minik şeyin daha dün akşam karnımda olduğuna hala inanamıyorum. Son 9 ayın hem nasıl bu kadar hızlı hem de nasıl bu kadar yavaş geçtiğine inanamamam gibi. Kaç kardeş büyütmüş olursanız olun, kaç öğrenci yetiştirmiş olursanız olun, kaç kitap, dergi, blog, kurs bitirmiş olursanız olun hiç bir önemi yok. Anne olmadan anneliğin nasıl birşey olduğunu anlamanın […]
23 Eylül 2012
Funda’yı ziyaret etttikten 9, Iphone5’i inceledikten 8, Moğol yemeği yedikten tam 6 saat sonra gece 4’te farklı bir hisle uyandım. Sancı, ağrı ya da mide yanması değildi hissettiğim. Sadece biraz ıslaklık. Uyuyan ev halkına hiç ses etmeden kalkıp tuvalete gittim. Evet biraz çiş kaçırmış olmalıydım. Defne Hanım son zamanlarda idrar torbamın üstünde dans ediyordu nitekim. Tekrar […]
22 Eylül 2012
Ilık bir cumartesi sabahı. Annem, babam, kardeşim ve ben Çanakkale’deki evimizdeyiz sanki. Kahvaltıda Tahsildaroğlu peynir bile var:) Masada konuşulanlar belki 15 sene önceki bir cumartesi sabahından farksız. Benim yumurtam az pişmiş olsun , bir dilim daha kızarmış ekmek yer misin, domateslerden de alsana, bir bardak daha çay içerim, ….Herşey çok bilindik, herşey çok klasik. Ta ki […]